100 Online Courses
Improve Your Competency with Bilgeİş
Courses from Professionals
Bilgeİş For New Skills
Certificates from METU
Course Completion Certificate
Bu ders dört bölüm olarak yapılandırılmıştır. Bu bölümler;
-Bölüm 1: Programlama Nedir?
-Bölüm 2:Programlama Dili Elemanları, Genel Yapısı ve Programlamaya Giriş
-Bölüm 3: Fonksiyonlar ve Döngüler Nedir?
-Bölüm 4: Diziler Nedir? Dizi Tanımlayalım
olarak sıralanmıştır.
Birinci bölümde temel bilgisayar kavramları ve programlama hakkında genel bilgiler verilmiştir. Ekran, klavye, fare, okuyucular, mikrofon, dokunmatik aletleri kapsayan bütün cihazlara donanım denir. Yazılım; bir bilgisayarı belirli işlevleri yerine getirmek üzere yöneten, bilgisayara ne yapacağını söyleyen, kodlanmış komutlar dizisidir. Programlama bilgisayarın donanımına nasıl davranacağını anlatan, bilgisayara yön veren komutlar, kelimeler, aritmetik işlemler kısaca her şeydir. Yüksek ve düşük seviye programlama dilleri vardır. Programlama dillerine örnek olarak C, C++, JavaScript, Python gibi dilleri gösterebiliriz. Algoritma; belli bir problemi çözmek veya belirli bir amaca ulaşmak için tasarlanan yoldur. Algoritma adımında belirtilen bir veya bir grup işlem, standartlaşmış olan ve akış şeması adını verdiğimiz geometrik şekiller ile ifade edilir.
İkinci bölümde programlama dilinin genel yapısı ve elemanlarına değinilerek programlamaya giriş yapılmıştır. Yazılım geliştirme elemanları olarak javascript html ve css dilleri kullanılmış, geliştirme için de Notepad++ programının kullanımı tavsiye edilerek, temin ve kullanımı hakkında kısaca bilgi verilmiştir. Değişkenler, girdiğimiz değerleri alan veya programın çalışmasıyla bazı değerlerin atandığı veri tutuculardır. Değişkenler genel itibari ile bazı formatlarda tanımlanır. Bu formatlar veri türleridir. Veri türleri tamsayılar metinler şeklinde sıralanır. Sabit (constant) diye adlandırdığımız değeri değiştirilemeyen ifadeler const anahtar sözcüğüyle birlikte bildirilir. Javascript genel olarak bütün web tarayıcılarında çalışan bir betik dilidir. Betik dili, web sayfalarında dinamik içerik sağlamak ve kullanıcıyla iletişim kurmak için kullanılan, istemci tarafında çalışan bir dildir. Programlama ile matematiksel işlemleri kullanabiliriz. Bunlardan en önemlileri; toplama, çıkarma, çarpma ve bölmedir. Bunlara ek olarak mod alma yani kalan bulma gibi işlemleri de yapabilirsiniz. Javascript dili ile matematiksel olarak karşılaştırma işlemi yapabilirsiniz. Bunlar büyüktür küçüktür ve denktir koşullarıdır. Yazılım dünyasının en önemli özelliklerinden birisi de koşullu programlamadır. Eğer, eğer değilse mantığında çalışan bu sisteme göre koşullu şartlı döngüler oluşturabilir yazılıma neler yapacağını anlatabilirsiniz.
Üçüncü bölümde fonksiyonlar ve döngüler ele alınmıştır. Fonksiyonlar birden fazla isi ya da görevi yerine getirebilen olaylar dizisidir. Parametreli ve parametresiz fonksiyon türleri vardır. Bir komut bloğunu birden çok kez çalıştırmak için döngüler kullanılırlar. En çok for döngüsü kullanılır. Bir değişken için tanımladığımız koşul içindeki komutlar döngü tamamlanıncaya kadar çalışır. While da kullanılan başka bir döngü türüdür.
Dördüncü bölümde diziler hakkında bilgi verilmiştir. Birden fazla verinin saklanması için oluşturulan değişkenlere dizi adı verilir. Dizilerin oluşturulmasındaki temel düşünce birden fazla veriye tek bir değişken altından erişebilmektir. Dizinin bir adı ve dizi içeresindeki bir elemanın dizinin kaçıncı elemanı olduğunu belirten bir indisi mevcuttur. Bir dizinin çok boyutlu olması, genel olarak her elemanında farklı birer dizi içerdiği anlamına gelmektedir. Bu diziler de kendi içlerinde farklı indekslerde değerleri tutar. Çok boyutlu dizileri tek boyutlu diziler yeterli gelmediğinde kullanırız. Daha önceki bölümlerimizde while döngüsünü görmüştük. While döngüsü bize bir sayıya kadar değer döndürmemizi sağlıyordu. While döngüsünü ise dizinin boyutuna kadar saydırıp dizi içindeki elemanları aldırabiliriz.
Detailsprogramlama, bilgisayar programlarının yazılması, test edilmesi ve bakımının yapılması sürecine verilen isimdir. Bir diğer deyişle programlama, bilgisayarın ya da hesaplama kapasitesi olan bir birimin donanımının çalışmasına yön veren komutlar, kelimeler, süreçler ve aritmetik işlemlerdir. Python ise programlama işleminin gerçekleştirildiği programlama dillerinden bir tanesidir.
Yaşamınızın bir döneminde herhangi bir programlama dili ile az veya çok ilgilendiyseniz, Python adını duymuş olabilirsiniz. Önceden bir programlama dili deneyiminiz hiç olmamışsa dahi, Python adının bir yerlerden kulağınıza çalınmış olma ihtimali bir hayli yüksek. Bu satırları okuyor olduğunuza göre, Python adını en az bir kez duymuş olduğunuzu ve bu şeye karşı içinizde hiç değilse bir merak uyandığını varsayabiliriz.
Peki, en kötü ihtimalle kulak dolgunluğunuz olduğunu varsaydığımız bu şey hakkında acaba neler biliyorsunuz? İşte biz bu ilk bölümde, fazla teknik ayrıntıya kaçmadan, Python hakkında kısa kısa bilgiler vererek Python’ın ne olduğuna ve bununla neler yapabileceğinizi anlatmaya çalışacağız.
Hazırlanan içerik ve ders özeti vasıtasıyla, katılımcıların, temel internet kullanıcısı seviyesinden Python ile başlangıç seviyesinde yazılım geliştirebilen kullanıcı seviyesine çıkarılması planlanmıştır. İçeriğin her bölümü bir önceki bölümünün kavram ve konseptleri üzerine oturtulmuş ve başlı başına verilebilecek bir eğitim paketi halinde sunulmuştur. Bu dersin (Python Programlama-1) tamamlanmasıyla bir sonraki derste, Python Programlama-2’de, detaylarını vereceğimiz kavramlara giriş yapmış olacağız.
DetailsFotoğraf çekmeye başlamak için ilk olarak kullanacağız cihazı, yani fotoğraf makinesini tanımanız gerekir. Çoğu modern fotoğraf makinesi dijital cihazlardır ve bu makinelerde farklı ayarlar yapılabilmektedir.Fotoğraf makinelerinde ışığın sensöre ulaşmasını sağlayan bir lens yer alır. Bu lens, bir görüntü dosyası oluşturan ve bu dosyayı hafıza kartında saklayan görüntü işlemcisine ışığın ulaşmasını sağlar. Lens ve görüntü sensörü arasındaki uzaklığa odak uzaklığı denir. Odak uzaklığı tüm görüş alanını belirleyen çok önemli bir lens parametresidir. Farklı uygulamalar ve efektler için kullanılan farklı türde pek çok lens mevcuttur, ancak temel sınıflandırma prime ve zoom lenslere dayalıdır. Prime lensin sabit bir odak uzaklığı varken, zoom lens odak uzaklığını istenen bir değere değiştirebilir. Zorunlu parçaların haricinde fotoğraf makinesine eklenebilecek ekstra ekipmanlar da mevcuttur. Bu ekipmanlar, fotoğraf çekerken makinenin sallanmasını önleyecek bir stand (tripod) veya uzaktan kumandalı deklanşör ya da görüntüleyicinin algısını arttırmak için fotoğrafın renklerini etkileyecek bir polarizasyon filtresi olabilir. Fotoğraf çekme hızı (örtücü hızı veya pozlama süresi), diyafram açıklığı (ışığa yön veren lens aralığının boyutu) ve ISO hızı (ışık duyarlılığı) fotoğraf makinesi menüsü kullanılarak değiştirilebilir. Pozlama süresi makinenin ışığı ne kadar sürede absorbe edeceğini kontrol ederken diyafram açıklığı tüm alan derinliğini etkiler, ISO ise parlaklığı belirler. Bu üç parametre bilinen bir pozlama üçgeni oluşturur. Belirli makine modlarını kullanarak etkili bir şekilde fotoğrafları planlamak, başlıca resim nesnesine odaklamak ve istenen efektleri yapmak mümkündür.
Details
İkinci bölümde sosyal medya platformlarından olan Facebook, Twitter, Instagram, Google+, Youtube, Pinterest ve LinkedIn tanıtılarak önemli özelliklerinden bahsedilmiştir. Ayrıca Facebook, Twitter, Instagram, Youtube ve Pinterest’te hesap oluşturma, beğeni, yorum yapma, takipçi olma gibi bazı özellikleri detaylı şekilde gösterilmiştir. Bölüm içerisinde çeşitli etkileşimler olduğu gibi bölüm sonunda bir uygulama yaptırılmaktadır.
Üçüncü bölümde sosyal medyada pazarlama için kullanılabilecek 21 taktik verilmiştir. Bu taktiklerin oluşturulacak olan sayfalarda uygulanmasının sosyal medyada görünürlüğü arttırmada önemli katkıları olduğu bilinmektedir.
Dördüncü bölümde sosyal medya takip araçlarından ve çevrimiçi rakip analizinden bahsedilmektedir. Sosyal medya takip araçları, sosyal platformlarda ürün, kişi ya da hizmetler hakkında yapılan paylaşımların takip edilmesidir. Diğer bir deyişle, sosyal medya takip araçları, hangi sosyal platformlarda markanızın konuşulduğu, ne sıklıkla konuşulduğu gibi verilere erişmenizi sağlar. Çevrim içi rakip analizi ise pazarda rakiplerinizin zayıf ve güçlü yönlerini belirlemek ve kullandıkları stratejileri değerlendirmek olarak belirtilebilir. Rakip analizi için bir takım hazırlıklar yapmanız gerekmektedir. Bunlar, rakip listesini oluşturmak, rakiplerinizin var olduğu sosyal medya platformlarını tespit etmek, neler paylaştıklarını takip etmek, paylaşım sıklıklarını tespit etmek, hedef kitlelerini incelemek ve yapılan kampanyaları incelemek olmalıdır. Rakiplerinizi kolaylıkla takip etmenizi sağlayacak birçok araç bulunmaktadır. Bunlardan Google Analytics, Alexa ve Facebook Insight (İstatistik) ücretsiz olarak hizmet sunanlardır. Bölüm içinde etkileşimli uygulamalar mevcuttur. Final sınavından sonra bu derste öğrenilenler hakkında bir uygulama yapılacaktır.
Kriz; sebep ve sonuçları tam olarak bilinemeyen, hızlı bir şekilde ortaya çıkan, zaman baskısı yaratan, şirketlerin performanslarını ve imajını olumsuz etkileme tehlikesi olan, kişilerde stres, baskı ve hatta travmaya yol açan, örgüt ve/veya toplumun zor anlar geçirmesine sebep olan, gerçekleşme ihtimali düşük olup gerçekleştiğinde örgütün varlığını tehdit eden durum olarak tanımlanabilir.
Kriz yönetimi; bir örgütün olası kriz durumlarına karşı önlem alarak insanların sağlığı ve güvenliği ile örgütün devamlılığı ve faaliyetlerine yönelik tehditlerin sinyallerinin araştırılması, tespit edilmesi, değerlendirilmesi; bu tehditlerin etkilerinin azaltılması için hızlı ve etkin bir şekilde mücadele edilmesi şeklinde ifade edilebilir.
Krizler örgütlerin kısa ve uzun vadeli amaç ve planlarını tehlikeye sokmaktadır. Bu sebeple mümkün olan en hızlı şekilde insanlara krizi tanıma, değerlendirme ve yönetebilme yeteneği kazandırmak gerekmektedir. Dolayısıyla kriz yönetiminin temel amacı krizin çözüme kavuşturulması ve örgütün devamlılığının sağlanmasıdır. Ayrıca, kriz yönetimi işletmelerin kriz durumlarından yeni şeyler öğrenerek kendilerini geliştirmesine olanak tanımaktadır.
Birçok birey kriz süreci sonrasında bazı kısa ya da uzun süreli psikolojik belirtiler gösterebilirler. Kısa vadede bu belirtilerin hemen hemen hepsi “olağan dışı bir yaşantıya verilen olağan tepkiler” olarak değerlendirilir. Yani, olayın hemen ardından bireylerin bu tür belirtiler göstermesi normaldir. Birçok birey zaman içerisinde bu belirtilerden kendi çabalarıyla kurtulurken, bazıları ise iyileşebilmek için profesyonel desteğe ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple bireylerin belirtilerinin çok iyi takip edilmesi ve onlara psiko-sosyal destek sağlanması sürecin sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi açısından hayati önem taşımaktadır.
Kriz; sebep ve sonuçları tam olarak bilinemeyen, hızlı bir şekilde ortaya çıkan, zaman baskısı yaratan, şirketlerin performanslarını ve imajını olumsuz etkileme tehlikesi olan, kişilerde stres, baskı ve hatta travmaya yol açan, örgüt ve/veya toplumun zor anlar geçirmesine sebep olan, gerçekleşme ihtimali düşük olup gerçekleştiğinde örgütün varlığını tehdit eden durum olarak tanımlanabilir.
Kriz yönetimi; bir örgütün olası kriz durumlarına karşı önlem alarak insanların sağlığı ve güvenliği ile örgütün devamlılığı ve faaliyetlerine yönelik tehditlerin sinyallerinin araştırılması, tespit edilmesi, değerlendirilmesi; bu tehditlerin etkilerinin azaltılması için hızlı ve etkin bir şekilde mücadele edilmesi şeklinde ifade edilebilir.
Krizler örgütlerin kısa ve uzun vadeli amaç ve planlarını tehlikeye sokmaktadır. Bu sebeple mümkün olan en hızlı şekilde insanlara krizi tanıma, değerlendirme ve yönetebilme yeteneği kazandırmak gerekmektedir. Dolayısıyla kriz yönetiminin temel amacı krizin çözüme kavuşturulması ve örgütün devamlılığının sağlanmasıdır. Ayrıca, kriz yönetimi işletmelerin kriz durumlarından yeni şeyler öğrenerek kendilerini geliştirmesine olanak tanımaktadır.
Birçok birey kriz süreci sonrasında bazı kısa ya da uzun süreli psikolojik belirtiler gösterebilirler. Kısa vadede bu belirtilerin hemen hemen hepsi “olağan dışı bir yaşantıya verilen olağan tepkiler” olarak değerlendirilir. Yani, olayın hemen ardından bireylerin bu tür belirtiler göstermesi normaldir. Birçok birey zaman içerisinde bu belirtilerden kendi çabalarıyla kurtulurken, bazıları ise iyileşebilmek için profesyonel desteğe ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple bireylerin belirtilerinin çok iyi takip edilmesi ve onlara psiko-sosyal destek sağlanması sürecin sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi açısından hayati önem taşımaktadır.
Kriz; sebep ve sonuçları tam olarak bilinemeyen, hızlı bir şekilde ortaya çıkan, zaman baskısı yaratan, şirketlerin performanslarını ve imajını olumsuz etkileme tehlikesi olan, kişilerde stres, baskı ve hatta travmaya yol açan, örgüt ve/veya toplumun zor anlar geçirmesine sebep olan, gerçekleşme ihtimali düşük olup gerçekleştiğinde örgütün varlığını tehdit eden durum olarak tanımlanabilir.
Kriz yönetimi; bir örgütün olası kriz durumlarına karşı önlem alarak insanların sağlığı ve güvenliği ile örgütün devamlılığı ve faaliyetlerine yönelik tehditlerin sinyallerinin araştırılması, tespit edilmesi, değerlendirilmesi; bu tehditlerin etkilerinin azaltılması için hızlı ve etkin bir şekilde mücadele edilmesi şeklinde ifade edilebilir.
Krizler örgütlerin kısa ve uzun vadeli amaç ve planlarını tehlikeye sokmaktadır. Bu sebeple mümkün olan en hızlı şekilde insanlara krizi tanıma, değerlendirme ve yönetebilme yeteneği kazandırmak gerekmektedir. Dolayısıyla kriz yönetiminin temel amacı krizin çözüme kavuşturulması ve örgütün devamlılığının sağlanmasıdır. Ayrıca, kriz yönetimi işletmelerin kriz durumlarından yeni şeyler öğrenerek kendilerini geliştirmesine olanak tanımaktadır.
Birçok birey kriz süreci sonrasında bazı kısa ya da uzun süreli psikolojik belirtiler gösterebilirler. Kısa vadede bu belirtilerin hemen hemen hepsi “olağan dışı bir yaşantıya verilen olağan tepkiler” olarak değerlendirilir. Yani, olayın hemen ardından bireylerin bu tür belirtiler göstermesi normaldir. Birçok birey zaman içerisinde bu belirtilerden kendi çabalarıyla kurtulurken, bazıları ise iyileşebilmek için profesyonel desteğe ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple bireylerin belirtilerinin çok iyi takip edilmesi ve onlara psiko-sosyal destek sağlanması sürecin sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi açısından hayati önem taşımaktadır.
Kriz; sebep ve sonuçları tam olarak bilinemeyen, hızlı bir şekilde ortaya çıkan, zaman baskısı yaratan, şirketlerin performanslarını ve imajını olumsuz etkileme tehlikesi olan, kişilerde stres, baskı ve hatta travmaya yol açan, örgüt ve/veya toplumun zor anlar geçirmesine sebep olan, gerçekleşme ihtimali düşük olup gerçekleştiğinde örgütün varlığını tehdit eden durum olarak tanımlanabilir.
Kriz yönetimi; bir örgütün olası kriz durumlarına karşı önlem alarak insanların sağlığı ve güvenliği ile örgütün devamlılığı ve faaliyetlerine yönelik tehditlerin sinyallerinin araştırılması, tespit edilmesi, değerlendirilmesi; bu tehditlerin etkilerinin azaltılması için hızlı ve etkin bir şekilde mücadele edilmesi şeklinde ifade edilebilir.
Krizler örgütlerin kısa ve uzun vadeli amaç ve planlarını tehlikeye sokmaktadır. Bu sebeple mümkün olan en hızlı şekilde insanlara krizi tanıma, değerlendirme ve yönetebilme yeteneği kazandırmak gerekmektedir. Dolayısıyla kriz yönetiminin temel amacı krizin çözüme kavuşturulması ve örgütün devamlılığının sağlanmasıdır. Ayrıca, kriz yönetimi işletmelerin kriz durumlarından yeni şeyler öğrenerek kendilerini geliştirmesine olanak tanımaktadır.
Birçok birey kriz süreci sonrasında bazı kısa ya da uzun süreli psikolojik belirtiler gösterebilirler. Kısa vadede bu belirtilerin hemen hemen hepsi “olağan dışı bir yaşantıya verilen olağan tepkiler” olarak değerlendirilir. Yani, olayın hemen ardından bireylerin bu tür belirtiler göstermesi normaldir. Birçok birey zaman içerisinde bu belirtilerden kendi çabalarıyla kurtulurken, bazıları ise iyileşebilmek için profesyonel desteğe ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple bireylerin belirtilerinin çok iyi takip edilmesi ve onlara psiko-sosyal destek sağlanması sürecin sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi açısından hayati önem taşımaktadır.
Kriz; sebep ve sonuçları tam olarak bilinemeyen, hızlı bir şekilde ortaya çıkan, zaman baskısı yaratan, şirketlerin performanslarını ve imajını olumsuz etkileme tehlikesi olan, kişilerde stres, baskı ve hatta travmaya yol açan, örgüt ve/veya toplumun zor anlar geçirmesine sebep olan, gerçekleşme ihtimali düşük olup gerçekleştiğinde örgütün varlığını tehdit eden durum olarak tanımlanabilir.
Kriz yönetimi; bir örgütün olası kriz durumlarına karşı önlem alarak insanların sağlığı ve güvenliği ile örgütün devamlılığı ve faaliyetlerine yönelik tehditlerin sinyallerinin araştırılması, tespit edilmesi, değerlendirilmesi; bu tehditlerin etkilerinin azaltılması için hızlı ve etkin bir şekilde mücadele edilmesi şeklinde ifade edilebilir.
Krizler örgütlerin kısa ve uzun vadeli amaç ve planlarını tehlikeye sokmaktadır. Bu sebeple mümkün olan en hızlı şekilde insanlara krizi tanıma, değerlendirme ve yönetebilme yeteneği kazandırmak gerekmektedir. Dolayısıyla kriz yönetiminin temel amacı krizin çözüme kavuşturulması ve örgütün devamlılığının sağlanmasıdır. Ayrıca, kriz yönetimi işletmelerin kriz durumlarından yeni şeyler öğrenerek kendilerini geliştirmesine olanak tanımaktadır.
Birçok birey kriz süreci sonrasında bazı kısa ya da uzun süreli psikolojik belirtiler gösterebilirler. Kısa vadede bu belirtilerin hemen hemen hepsi “olağan dışı bir yaşantıya verilen olağan tepkiler” olarak değerlendirilir. Yani, olayın hemen ardından bireylerin bu tür belirtiler göstermesi normaldir. Birçok birey zaman içerisinde bu belirtilerden kendi çabalarıyla kurtulurken, bazıları ise iyileşebilmek için profesyonel desteğe ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple bireylerin belirtilerinin çok iyi takip edilmesi ve onlara psiko-sosyal destek sağlanması sürecin sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi açısından hayati önem taşımaktadır.
Kriz; sebep ve sonuçları tam olarak bilinemeyen, hızlı bir şekilde ortaya çıkan, zaman baskısı yaratan, şirketlerin performanslarını ve imajını olumsuz etkileme tehlikesi olan, kişilerde stres, baskı ve hatta travmaya yol açan, örgüt ve/veya toplumun zor anlar geçirmesine sebep olan, gerçekleşme ihtimali düşük olup gerçekleştiğinde örgütün varlığını tehdit eden durum olarak tanımlanabilir.
Kriz yönetimi; bir örgütün olası kriz durumlarına karşı önlem alarak insanların sağlığı ve güvenliği ile örgütün devamlılığı ve faaliyetlerine yönelik tehditlerin sinyallerinin araştırılması, tespit edilmesi, değerlendirilmesi; bu tehditlerin etkilerinin azaltılması için hızlı ve etkin bir şekilde mücadele edilmesi şeklinde ifade edilebilir.
Krizler örgütlerin kısa ve uzun vadeli amaç ve planlarını tehlikeye sokmaktadır. Bu sebeple mümkün olan en hızlı şekilde insanlara krizi tanıma, değerlendirme ve yönetebilme yeteneği kazandırmak gerekmektedir. Dolayısıyla kriz yönetiminin temel amacı krizin çözüme kavuşturulması ve örgütün devamlılığının sağlanmasıdır. Ayrıca, kriz yönetimi işletmelerin kriz durumlarından yeni şeyler öğrenerek kendilerini geliştirmesine olanak tanımaktadır.
Birçok birey kriz süreci sonrasında bazı kısa ya da uzun süreli psikolojik belirtiler gösterebilirler. Kısa vadede bu belirtilerin hemen hemen hepsi “olağan dışı bir yaşantıya verilen olağan tepkiler” olarak değerlendirilir. Yani, olayın hemen ardından bireylerin bu tür belirtiler göstermesi normaldir. Birçok birey zaman içerisinde bu belirtilerden kendi çabalarıyla kurtulurken, bazıları ise iyileşebilmek için profesyonel desteğe ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple bireylerin belirtilerinin çok iyi takip edilmesi ve onlara psiko-sosyal destek sağlanması sürecin sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi açısından hayati önem taşımaktadır.
DetailsYaşamın her alanında karşımıza iletişim kurmakta zorlandığımız kişiler, çözmekte zorlandığımız ve bizi strese sokan durumlarla karşılaşırız. Bazıları sürekli bir şeylerden şikâyet eder, bazıları karşı tarafı küçük düşürmeye çalışır, bazıları kendini olduğundan daha yetkin göstermek arzusundadır, bazıları da her olayın olumsuz yanını görme eğilimindedir. Söz konusu iş yaşamı olduğu zaman zor insanlarla ve zor durumlarla başa çıkmak daha önemli bir sorun haline gelir. Çünkü baş edemediğimiz her ilişki ve durum iş yerinde hem bizim başarımızı, verimimizi, mutluluğumuzu hem de çalıştığımız iş yerinin verimini ve huzurunu etkiler. İş yerinde bazen bizimle aynı konumda çalışan, bazen yöneticisi olduğumuz bazen de müşterimiz olan zor insanlarla karşılaşmaktayız. Bu nedenle kimlerin ve hangi durumların bize zor geldiğini, onların zorlayıcı davranışlarını ve zor insanlarla başa çıkmak için nasıl davranmamız gerektiğini öğrenmemiz bize fayda sağlar. Önemli olan zor insanların davranışlarını kişiselleştirmememiz ve onlarla nasıl baş edebileceğimizi bilmektir. Bu eğitim ile KOBİ çalışanlarının zor insan tiplerini analiz edebilmeleri ve onlara uygun baş etme teknikleri ile iletişimlerini yönetebilmeleri ve karlılık, performans, müşteri ve çalışan memnuniyeti gibi olumlu sonuçların artması ve huzurlu bir iş ortamı sağlanması amaçlanmaktadır. Bu eğitim sonucunda zor insanlarla iletişim bizi strese sokan olumsuz bir deneyim olmaktan çıkıp karşı tarafta farkındalık uyandırabileceğimiz ve onun zorlayıcı davranışlarını değiştirmesini sağlayabileceğimiz bir deneyime dönüşecektir.Yaşamın her alanında karşımıza iletişim kurmakta zorlandığımız kişiler, çözmekte zorlandığımız ve bizi strese sokan durumlarla karşılaşırız. Bazıları sürekli bir şeylerden şikâyet eder, bazıları karşı tarafı küçük düşürmeye çalışır, bazıları kendini olduğundan daha yetkin göstermek arzusundadır, bazıları da her olayın olumsuz yanını görme eğilimindedir. Söz konusu iş yaşamı olduğu zaman zor insanlarla ve zor durumlarla başa çıkmak daha önemli bir sorun haline gelir. Çünkü baş edemediğimiz her ilişki ve durum iş yerinde hem bizim başarımızı, verimimizi, mutluluğumuzu hem de çalıştığımız iş yerinin verimini ve huzurunu etkiler. İş yerinde bazen bizimle aynı konumda çalışan, bazen yöneticisi olduğumuz bazen de müşterimiz olan zor insanlarla karşılaşmaktayız. Bu nedenle kimlerin ve hangi durumların bize zor geldiğini, onların zorlayıcı davranışlarını ve zor insanlarla başa çıkmak için nasıl davranmamız gerektiğini öğrenmemiz bize fayda sağlar. Önemli olan zor insanların davranışlarını kişiselleştirmememiz ve onlarla nasıl baş edebileceğimizi bilmektir. Bu eğitim ile KOBİ çalışanlarının zor insan tiplerini analiz edebilmeleri ve onlara uygun baş etme teknikleri ile iletişimlerini yönetebilmeleri ve karlılık, performans, müşteri ve çalışan memnuniyeti gibi olumlu sonuçların artması ve huzurlu bir iş ortamı sağlanması amaçlanmaktadır. Bu eğitim sonucunda zor insanlarla iletişim bizi strese sokan olumsuz bir deneyim olmaktan çıkıp karşı tarafta farkındalık uyandırabileceğimiz ve onun zorlayıcı davranışlarını değiştirmesini sağlayabileceğimiz bir deneyime dönüşecektir.
DetailsStres altında mısınız? İşiniz çok zahmetli ve zorlu mu? Kendi davranışlarınızı, iletişim tarzınızı, düşünce tarzınızı veya hayat tarzınızı değiştirmeniz gerektiğini düşünüyor musunuz? Stres ile ilişkilendirilebilecek sağlık sorunlarınız var mı? İşyerinizde strese bağlı olarak verimliliğinizin ciddi tehlikeye girdiğini düşünüyor musunuz? Yardıma ihtiyacınız olduğunu düşünüyor musunuz?
Bu sorulardan çoğuna cevabınız "evet" ise bu konuda bir şeyler yapmanız gerekir çünkü yukarıda sayılan tüm belirtiler örgütsel stresörlerin neden olduğu kişisel stresin belirtileri olabilir.
Bu derste örgütsel stres, nedenleri ve belirtileri, kişisel stresin düzeyini değerlendirme yolları, stresi önleme veya en iyi şekilde yönetme yolları, daha sağlıklı olmak ve hayatta gerekli dengeyi yakalamak amacıyla kendi davranışlarınızı değiştirme yolları hakkında bilgi edineceksiniz.
Stres altında mısınız? İşiniz çok zahmetli ve zorlu mu? Kendi davranışlarınızı, iletişim tarzınızı, düşünce tarzınızı veya hayat tarzınızı değiştirmeniz gerektiğini düşünüyor musunuz? Stres ile ilişkilendirilebilecek sağlık sorunlarınız var mı? İşyerinizde strese bağlı olarak verimliliğinizin ciddi tehlikeye girdiğini düşünüyor musunuz? Yardıma ihtiyacınız olduğunu düşünüyor musunuz?
Bu sorulardan çoğuna cevabınız "evet" ise bu konuda bir şeyler yapmanız gerekir çünkü yukarıda sayılan tüm belirtiler örgütsel stresörlerin neden olduğu kişisel stresin belirtileri olabilir.
Bu derste örgütsel stres, nedenleri ve belirtileri, kişisel stresin düzeyini değerlendirme yolları, stresi önleme veya en iyi şekilde yönetme yolları, daha sağlıklı olmak ve hayatta gerekli dengeyi yakalamak amacıyla kendi davranışlarınızı değiştirme yolları hakkında bilgi edineceksiniz.
DetailsLiderlik; insanların belli hedefler çerçevesinde bir araya gelmesini, istekli ve coşkulu bir şekilde bu hedefleri benimsemelerini ve bu hedefleri gerçekleştirmek için kitlelerin bir araya gelerek katkıda bulunmasını ve güçlenmesini sağlayan dinamik bir süreçtir. Lider ise inanç, güç, vizyon, değerler ve cesaret sahibi kişidir.
Liderlik ve yöneticilik birbirlerinden farklı iki kavramdır. Her liderin bir yönetici, her yöneticinin ise bir lider olması söz konusu değildir. Ancak, bu iki kavram günlük yaşamda birbirlerinin yerine kullanıldığı için liderin aynı zamanda bir yönetici, yöneticinin de bir lider olması beklenmektedir. Diğer yandan, liderlik ve yöneticilik birbirlerini tamamlayan kavramlardır. O sebeple başarının sırrı güçlü liderlerle başarılı yöneticilerin bir araya gelmesinde saklıdır. Liderlik geleceğe dair planlar yapıp değişimle mücadele etmeyi kapsar; yöneticilik ise bu planları uygulamak için karmaşıklıklarla mücadele etmek amacıyla vardır.
Birçok çeşitli liderlik türü olmakla birlikte, bireyin uygulayacağı liderlik tarzı her ne olursa olsun, yöneticiliğini liderlikle tamamlayamayan kişiler başarıyı yakalayamamakta ve iş yerinde olumlu bir çalışma iklimi yaratamamaktadırlar.
Etkin bir lider olabilmenin sırrı vizyon ve misyon sahibi, empati ve iletişim becerileri kuvvetli, çalışanlara motivasyon sağlayabilen, zaman yönetiminde başarılı, değişimi yönetebilen ve problem çözme becerileri gelişmiş bireyler olmaktan geçer. Liderlik davranışları herkes tarafından öğrenilebilir ve herkes kendi potansiyeli dâhilinde liderlik davranışları sergileyebilir.
Bir projenin nasıl başlatıldığını ve nasıl yürütüldüğünü hiç merak ettiniz mi? Proje, özgün bir ürün, hizmet veya sonuç elde etmek amacıyla yürütülen, kısa süreli bir çalışmadır. Günlük iş faaliyetleri projelerden farklı olarak, devamlılığı olan, kendi içinde tekrar eden ve sürdürülen işler barındıran süreçlerdir.
Her projede bulunan üç ana sabitin anlaşılması çok önemlidir: zaman, maliyet ve kapsam. Bu sabitlerden birinin değişmesinin, diğerlerinden birini veya her ikisini de etkileyeceği gerçeği unutulmamalıdır. Zaman sabiti proje faaliyetlerinin tamamlanması için gereken zamanı belirtmektedir. Gerekli maliyet, proje faaliyetlerinin uygulama aşamasında belli olup; kapsam sabiti, proje hedeflerini ve amaçlarını gerçekleştirmek için yürütülmesi gereken faaliyetlere kurs sağlar.
Her projenin; bir proje kararı, faaliyeti veya teslim aşamasını etkileyebilen, bunlardan etkilenebilen veya etkilendiğini algılayan paydaşları veya ilgili tarafları vardır. Paydaşlar; sponsor, proje ekibi, proje çıktısı son kullanıcısı, tedarikçi, taşeronlar, hükümet, yerel topluluklar, medya, vs. olabilir. Bir projenin başlatılmasında; proje için, nakit veya ayni, mali kaynakları sağlayacak bir kişi veya gruptan oluşan, bir proje sponsoruna ihtiyaç duyulur. Projenin planlanması ve yürütülmesinden proje ekibi sorumludur. Proje ekibi, faaliyetlerini proje programına göre yürüten ekip üyelerinden ve bir proje yöneticisinden oluşur. Proje yöneticisi, projenin başarısı için tüm sorumluluğu üstlenen kişidir. Başarılı olmak için, belirli bilgi birikimine, becerilere, araçlara ve yönetim tekniklerine sahip olması gerekir.
Projeler, proje yönetimi ilkeleri kullanılmadan da tamamlanabilir. Ancak bu ilkeler kullanılırsa, zaman ve maliyet açısından etkililik daha çok artar. Proje yönetimi, Proje döngüsünün veya beş temel proje aşamasının anlaşılmasını sağlar: Başlatma, Planlama, Yürütme, İzleme ve Kontrol, Kapanış.
Başlatma aşaması, bir projeyi neden başlatmak istediğimize karar verdikten sonra başlar. Projenin başlatılması için geçerli bir nedenin olması çok önemlidir. Böylece projenin, başarılı bir
proje uygulamasıyla tamamlanacak olan hedefi veya olumlu değişikliği belirlenmiş olur. Bu aşamada, daha fazla proje planlaması için tüm temeli oluşturup; proje fizibilitesi, sponsoru, muhtemel ortakları, proje hedefleri ve en önemlisi, proje kapsamını belirlemek durumunda oluruz.
Proje kapsamı paydaşların taleplerine göre belirlenir. Bu nedenle bu taleplerin düzgün bir şekilde bir araya getirilmesi önemlidir. Talep; bir üründe, hizmette veya sonuçta paydaşların ihtiyaçlarını karşılamak için bulunması gereken bir şart veya yeterliliktir. Taleplerin alınması sürecinde, proje yöneticileri paydaşların taleplerini analiz der, zaman çizelgesini ve bütçeyi inceler. Daha sonra, beklentiler ve gerçekler arasında oluşabilecek uyuşmazlıkları belirler. Proje paydaşları projenin kapsamını anlamalı ve bu kapsama bağlı kalmalıdır. Bu durum ancak proje paydaşlarının kaliteli bir iletişim içerisinde, beraber çalışarak kapsamı belirlemeleri ile mümkündür. Paydaşların beklentilerini düzgün bir biçimde karşılamak, destekleyici olmaları açısından önemlidir, çünkü projenin başarılı - veya başarısız olduğunu bildirecek merci bu kişilerdir.
Proje gerekliliklerini belirledikten sonra, proje çıktılarını belirlememiz gerekir. Çıktılar, bir projenin gereksinimlerden doğan; projenin tamamından veya belirli bir kısmından kazanılan başarıdan dolayı üretilmesi veya elde edilmesi beklenen, ölçülebilir ve denetlenebilir verilerdir. Bir sonraki adım, projenin amacını gerçekleştirmesi için ulaşılması gerek proje hedeflerinin belirlenmesidir. Her proje hedefinin, ulaşılabilir olması için, pek çok çıktısının olması gerekir. Bir projede genellikle, projenin amacına başarı sağlayan bir ya da birden fazla hedef ve hedef(ler)e ulaşıldığın belirten çıktılar bulunur. Etkili olabilmek için, her projenin SMART kriterlerine bağlı kalması gerekir. Bu nedenle bir projenin hedeflerini belirlerken, her biri: Belirli, Ölçülebilir, Ulaşılabilir, İlgili ve Zamanla sınırlı olmalıdır.
Paydaşların gereksinimlerini öğrendikten, çıktıları ve proje hedeflerini belirledikten sonra, proje Planlama aşaması için her şey hazırdır. Bu aşamada hedeflere ve çıktılara ulaşabilmek için neyin, kim tarafından, nasıl, ne zaman ve hangi kaynaklarla yapılacağını detaylarıyla belirlemek gerekir. Gerekli bütün proje işlerini yönetilebilir birimlere ayırmak için, İş Dökümü Yapısı kullanılır. Bu Yapı, çıktıların üretilmesini, yapılacak faaliyetleri ve alt faaliyetleri hedefleyen iş paketlerinden oluşan, çıktı odaklı, hiyerarşik dağılımdır. İş Dökümü Yapısı dağılımı tamamlandığı zaman, elimizde projedeki tüm faaliyetlerin bulunduğu bir liste olur ve bu doğrultuda, projenin uygulama aşamasının sorunsuz gitmesi için her iş paketinin, faaliyetin ve alt faaliyetin sorumlularına atamasını yapmamız gerekir.
Planlama aşamasındaki bir sonraki adım proje programının hazırlanmasıdır. Proje programı bize, her bir faaliyetin ne zaman yapılması gerektiğini, bu zamana kadar nelerin yapıldığını ve hangi kısımların tamamlanması gerektiğini söyler. Programın gösterilmesinde en çok kullanılan ve kullanışlı yöntemlerden biri faaliyetlerin zamana karşı şekilde görüntülendiği Gantt şemasıdır. Çıktıların alınmasındaki gayretlerin tümü maliyet koşullarında belirtilebileceğinden dolayı, İş Dökümü Yapısı kapsamındaki tüm faaliyetlerin toplamı projenin toplam bütçesini oluşturur. Bütçe oluştururken iki ana yaklaşım vardır: Toplam bütçe maliyetinin tahmin edilmesinde yardımcı olan yukarıdan-aşağıya ve alttan-üste yaklaşımı Farklı proje maliyetleri, proje bütçesinde farklı olarak ifade edilmektedir: faaliyetlerin maliyeti, birim işçilik maliyetleri ile çoğaltılan ve materyal maliyetleri ile genişletilen iş yükü olarak açıklanmaktadır. İşçilik maliyetleri süre miktarı (mühendis günleri, adam ayları, vs.) veya mali değer (brüt işçilik maliyeti) olarak ifade edilir ve materyal maliyetleri para birimleriyle ifade edilir.
Planlama aşamasında aynı zamanda risk yönetimi veya risk azaltma süreci yer alır. Risk, olması durumunda, proje uygulamasına olumlu veya olumsuz etkide bulanabilecek bir olay veya koşuldur. Risk azaltma stratejisinin planlanmasının yanı sıra, proje ile ilgili potansiyel riskler
erkenden analiz edilmez ve tanımlanmaz ise, proje her bir program, bütçe ve beklenen kalite açısından tamamlanabilmesi için büyük riske girecektir. Risk yönetiminde öncelikle riskleri belirlememiz, daha sonra proje hedeflerine yönelik tehditleri azaltmak ve fırsatları geliştirmek için, bunların projeye etkilerini değerlendirmemiz ve riskleri azaltmamız veya seçenekler ve eylemler geliştirmemiz gerekmektedir.
Genel planlama çıktılarının tümü (kapsam, bütçe, program, vs.) Proje planının bir parçasıdır. Bu proje planı, en azından proje ekibinin ve kilit paydaşlarının onaylaması ve kabul etmesi gereken bir belgedir.
Proje Yürütme Aşamasında, proje ekibi ve Proje Yöneticisinin dikkati proje faaliyetlerinin planlanmasından, yapılan işlere katılmaya, bu işleri gözlemlemeye ve analiz etmeye yönelir. Bu aşama aynı zamanda uygulama aşaması olarak da bilinir ve daha önceki aşamada planlanan Proje bu noktada faaliyete geçirilir.
Proje İzleme ve Kontrol Aşaması, Proje Yürütme Aşaması ile paralel gider ve böylece proje çalışmaları yürütülürken, uygun düzeyde gözetim ve düzeltici eylem uygulanarak proje izlenmiş ve kontrol edilmiş olur. Bu aşamada paydaşların izleme beklentilerinin çok önemli olduğu kısmı da unutulmamalıdır. Proje hedefleri istenilen kaliteyi karşılamak zorundadır. Bu kalite, proje kullanıcılarının ihtiyaçlarını karşılayabilirken bizlerin de altından kalkabileceği bir kalite olmalıdır. Gerekenden daha yüksek bir kalite, özellikle daha yüksek maliyetlerle sonuçlanırsa, müşterileri veya kullanıcıları memnun etmeyecektir. Dahası, gereksiz maliyetlerin düzeltilmesi mümkün değildir. Çalışmalar yürütüldükçe, bazı değişiklikler talep edilebilir. Bu değişiklikler proje kapsamının, süresinin, bütçesinin veya işlevinin değiştirilmesini talep edebilir ve Değişiklik talebi olarak adlandırılan resmi bir belgeye dâhil edilmesi gerekir.
Bir projenin başarısız olmasında pek çok neden vardır ve başarısız olan her projenin kendi içinde sorunları bulunur. Ancak genellikle bu sorunlar şu başarısızlık kategorilerine ayrılır: zaman yönetimi, maliyet yönetimi, kapsam yönetimi ve kalite yönetimi.
Proje Döngüsüne ait son aşama Kapanış Aşamasıdır. Bu aşama nihai çıktıların müşteriye sunulması, proje belgelerinin teslim edilmesi, tedarikçi sözleşmelerinin sonlandırılması, proje kaynaklarının sonlandırılması ve tüm paydaşlarla proje bitimi ile ilgili iletişim kurulması aşamalarını kapsar. Bu aşamanın sonunda, tüm paydaşlarla yapılacak bir kutlama, paydaşların projenin başarısı sonucunda kendilerini iyi hissetmeleri için gereklidir.
Bir projenin nasıl başlatıldığını ve nasıl yürütüldüğünü hiç merak ettiniz mi? Proje, özgün bir ürün, hizmet veya sonuç elde etmek amacıyla yürütülen, kısa süreli bir çalışmadır. Günlük iş faaliyetleri projelerden farklı olarak, devamlılığı olan, kendi içinde tekrar eden ve sürdürülen işler barındıran süreçlerdir.
Her projede bulunan üç ana sabitin anlaşılması çok önemlidir: zaman, maliyet ve kapsam. Bu sabitlerden birinin değişmesinin, diğerlerinden birini veya her ikisini de etkileyeceği gerçeği unutulmamalıdır. Zaman sabiti proje faaliyetlerinin tamamlanması için gereken zamanı belirtmektedir. Gerekli maliyet, proje faaliyetlerinin uygulama aşamasında belli olup; kapsam sabiti, proje hedeflerini ve amaçlarını gerçekleştirmek için yürütülmesi gereken faaliyetlere kurs sağlar.
Her projenin; bir proje kararı, faaliyeti veya teslim aşamasını etkileyebilen, bunlardan etkilenebilen veya etkilendiğini algılayan paydaşları veya ilgili tarafları vardır. Paydaşlar; sponsor, proje ekibi, proje çıktısı son kullanıcısı, tedarikçi, taşeronlar, hükümet, yerel topluluklar, medya, vs. olabilir. Bir projenin başlatılmasında; proje için, nakit veya ayni, mali kaynakları sağlayacak bir kişi veya gruptan oluşan, bir proje sponsoruna ihtiyaç duyulur. Projenin planlanması ve yürütülmesinden proje ekibi sorumludur. Proje ekibi, faaliyetlerini proje programına göre yürüten ekip üyelerinden ve bir proje yöneticisinden oluşur. Proje yöneticisi, projenin başarısı için tüm sorumluluğu üstlenen kişidir. Başarılı olmak için, belirli bilgi birikimine, becerilere, araçlara ve yönetim tekniklerine sahip olması gerekir.
Projeler, proje yönetimi ilkeleri kullanılmadan da tamamlanabilir. Ancak bu ilkeler kullanılırsa, zaman ve maliyet açısından etkililik daha çok artar. Proje yönetimi, Proje döngüsünün veya beş temel proje aşamasının anlaşılmasını sağlar: Başlatma, Planlama, Yürütme, İzleme ve Kontrol, Kapanış.
Başlatma aşaması, bir projeyi neden başlatmak istediğimize karar verdikten sonra başlar. Projenin başlatılması için geçerli bir nedenin olması çok önemlidir. Böylece projenin, başarılı bir
proje uygulamasıyla tamamlanacak olan hedefi veya olumlu değişikliği belirlenmiş olur. Bu aşamada, daha fazla proje planlaması için tüm temeli oluşturup; proje fizibilitesi, sponsoru, muhtemel ortakları, proje hedefleri ve en önemlisi, proje kapsamını belirlemek durumunda oluruz.
Proje kapsamı paydaşların taleplerine göre belirlenir. Bu nedenle bu taleplerin düzgün bir şekilde bir araya getirilmesi önemlidir. Talep; bir üründe, hizmette veya sonuçta paydaşların ihtiyaçlarını karşılamak için bulunması gereken bir şart veya yeterliliktir. Taleplerin alınması sürecinde, proje yöneticileri paydaşların taleplerini analiz der, zaman çizelgesini ve bütçeyi inceler. Daha sonra, beklentiler ve gerçekler arasında oluşabilecek uyuşmazlıkları belirler. Proje paydaşları projenin kapsamını anlamalı ve bu kapsama bağlı kalmalıdır. Bu durum ancak proje paydaşlarının kaliteli bir iletişim içerisinde, beraber çalışarak kapsamı belirlemeleri ile mümkündür. Paydaşların beklentilerini düzgün bir biçimde karşılamak, destekleyici olmaları açısından önemlidir, çünkü projenin başarılı - veya başarısız olduğunu bildirecek merci bu kişilerdir.
Proje gerekliliklerini belirledikten sonra, proje çıktılarını belirlememiz gerekir. Çıktılar, bir projenin gereksinimlerden doğan; projenin tamamından veya belirli bir kısmından kazanılan başarıdan dolayı üretilmesi veya elde edilmesi beklenen, ölçülebilir ve denetlenebilir verilerdir. Bir sonraki adım, projenin amacını gerçekleştirmesi için ulaşılması gerek proje hedeflerinin belirlenmesidir. Her proje hedefinin, ulaşılabilir olması için, pek çok çıktısının olması gerekir. Bir projede genellikle, projenin amacına başarı sağlayan bir ya da birden fazla hedef ve hedef(ler)e ulaşıldığın belirten çıktılar bulunur. Etkili olabilmek için, her projenin SMART kriterlerine bağlı kalması gerekir. Bu nedenle bir projenin hedeflerini belirlerken, her biri: Belirli, Ölçülebilir, Ulaşılabilir, İlgili ve Zamanla sınırlı olmalıdır.
Paydaşların gereksinimlerini öğrendikten, çıktıları ve proje hedeflerini belirledikten sonra, proje Planlama aşaması için her şey hazırdır. Bu aşamada hedeflere ve çıktılara ulaşabilmek için neyin, kim tarafından, nasıl, ne zaman ve hangi kaynaklarla yapılacağını detaylarıyla belirlemek gerekir. Gerekli bütün proje işlerini yönetilebilir birimlere ayırmak için, İş Dökümü Yapısı kullanılır. Bu Yapı, çıktıların üretilmesini, yapılacak faaliyetleri ve alt faaliyetleri hedefleyen iş paketlerinden oluşan, çıktı odaklı, hiyerarşik dağılımdır. İş Dökümü Yapısı dağılımı tamamlandığı zaman, elimizde projedeki tüm faaliyetlerin bulunduğu bir liste olur ve bu doğrultuda, projenin uygulama aşamasının sorunsuz gitmesi için her iş paketinin, faaliyetin ve alt faaliyetin sorumlularına atamasını yapmamız gerekir.
Planlama aşamasındaki bir sonraki adım proje programının hazırlanmasıdır. Proje programı bize, her bir faaliyetin ne zaman yapılması gerektiğini, bu zamana kadar nelerin yapıldığını ve hangi kısımların tamamlanması gerektiğini söyler. Programın gösterilmesinde en çok kullanılan ve kullanışlı yöntemlerden biri faaliyetlerin zamana karşı şekilde görüntülendiği Gantt şemasıdır. Çıktıların alınmasındaki gayretlerin tümü maliyet koşullarında belirtilebileceğinden dolayı, İş Dökümü Yapısı kapsamındaki tüm faaliyetlerin toplamı projenin toplam bütçesini oluşturur. Bütçe oluştururken iki ana yaklaşım vardır: Toplam bütçe maliyetinin tahmin edilmesinde yardımcı olan yukarıdan-aşağıya ve alttan-üste yaklaşımı Farklı proje maliyetleri, proje bütçesinde farklı olarak ifade edilmektedir: faaliyetlerin maliyeti, birim işçilik maliyetleri ile çoğaltılan ve materyal maliyetleri ile genişletilen iş yükü olarak açıklanmaktadır. İşçilik maliyetleri süre miktarı (mühendis günleri, adam ayları, vs.) veya mali değer (brüt işçilik maliyeti) olarak ifade edilir ve materyal maliyetleri para birimleriyle ifade edilir.
Planlama aşamasında aynı zamanda risk yönetimi veya risk azaltma süreci yer alır. Risk, olması durumunda, proje uygulamasına olumlu veya olumsuz etkide bulanabilecek bir olay veya koşuldur. Risk azaltma stratejisinin planlanmasının yanı sıra, proje ile ilgili potansiyel riskler
erkenden analiz edilmez ve tanımlanmaz ise, proje her bir program, bütçe ve beklenen kalite açısından tamamlanabilmesi için büyük riske girecektir. Risk yönetiminde öncelikle riskleri belirlememiz, daha sonra proje hedeflerine yönelik tehditleri azaltmak ve fırsatları geliştirmek için, bunların projeye etkilerini değerlendirmemiz ve riskleri azaltmamız veya seçenekler ve eylemler geliştirmemiz gerekmektedir.
Genel planlama çıktılarının tümü (kapsam, bütçe, program, vs.) Proje planının bir parçasıdır. Bu proje planı, en azından proje ekibinin ve kilit paydaşlarının onaylaması ve kabul etmesi gereken bir belgedir.
Proje Yürütme Aşamasında, proje ekibi ve Proje Yöneticisinin dikkati proje faaliyetlerinin planlanmasından, yapılan işlere katılmaya, bu işleri gözlemlemeye ve analiz etmeye yönelir. Bu aşama aynı zamanda uygulama aşaması olarak da bilinir ve daha önceki aşamada planlanan Proje bu noktada faaliyete geçirilir.
Proje İzleme ve Kontrol Aşaması, Proje Yürütme Aşaması ile paralel gider ve böylece proje çalışmaları yürütülürken, uygun düzeyde gözetim ve düzeltici eylem uygulanarak proje izlenmiş ve kontrol edilmiş olur. Bu aşamada paydaşların izleme beklentilerinin çok önemli olduğu kısmı da unutulmamalıdır. Proje hedefleri istenilen kaliteyi karşılamak zorundadır. Bu kalite, proje kullanıcılarının ihtiyaçlarını karşılayabilirken bizlerin de altından kalkabileceği bir kalite olmalıdır. Gerekenden daha yüksek bir kalite, özellikle daha yüksek maliyetlerle sonuçlanırsa, müşterileri veya kullanıcıları memnun etmeyecektir. Dahası, gereksiz maliyetlerin düzeltilmesi mümkün değildir. Çalışmalar yürütüldükçe, bazı değişiklikler talep edilebilir. Bu değişiklikler proje kapsamının, süresinin, bütçesinin veya işlevinin değiştirilmesini talep edebilir ve Değişiklik talebi olarak adlandırılan resmi bir belgeye dâhil edilmesi gerekir.
Bir projenin başarısız olmasında pek çok neden vardır ve başarısız olan her projenin kendi içinde sorunları bulunur. Ancak genellikle bu sorunlar şu başarısızlık kategorilerine ayrılır: zaman yönetimi, maliyet yönetimi, kapsam yönetimi ve kalite yönetimi.
Proje Döngüsüne ait son aşama Kapanış Aşamasıdır. Bu aşama nihai çıktıların müşteriye sunulması, proje belgelerinin teslim edilmesi, tedarikçi sözleşmelerinin sonlandırılması, proje kaynaklarının sonlandırılması ve tüm paydaşlarla proje bitimi ile ilgili iletişim kurulması aşamalarını kapsar. Bu aşamanın sonunda, tüm paydaşlarla yapılacak bir kutlama, paydaşların projenin başarısı sonucunda kendilerini iyi hissetmeleri için gereklidir.
DetailsDünyada sanayi devrimi ile başlayan ve giderek ağırlaşan ortam ve çalışma koşullarının sonucu işçi sayılarında ölüm oranı artmış buna bağlı olarak işçiler bu ölümlere ve kazalara dikkat çekmek adına seslerini duyurmaya başlamışlardır. İnsan hayatına verilen değerin ön plana çıkması sonucu bu iş kazalarına ve ölümlere karşı önlem almak adına çalışmalara başlanmıştır. 1600’lü yılların ortasında İtalyan Hekim Bernardino Ramazzini edindiği muayenesel bilgiler sonucunda gelen hastaların ortak şikâyetlerle gelmesi sonucu “yapılan iş ile yakalanan hastalık arasındaki ilişki” sorusunu gündeme getirmiş ve hekim arkadaşlarına “ilk önce hastanızın yaptığı işi sorun” tavsiyesinde bulunarak İş sağlığı ve Güvenliğinin temelini atmıştır. Ülkemizde gelinen süreçte ise maalesef durum pek iç açıcı olmamakla birlikte AB uyum sürecinde bir takım yasal düzenlemelerle iyileştirmeler yapılmaya çalışılmış fakat yine de istenilen düzeye gelinememiştir.
Ülkemizdeki iş kazaları istatistiklerinin yüksek olması bu konuda ülke olarak yeterli bilince ulaşmadığımızın göstergesidir. Bu istatistiklerin aşağı çekilmesi ancak bireysel bilinçlenmenin genele yayılarak ülke çapında uygulanması ile olacaktır.
Ders sonunda katılımcıların iş güvenliği bilincinin artması, ülkemiz mevcut mevzuatları uyarınca yasal hak ve sorumlulukları ile yaptırımları konularında daha fazla farkındalık sağlanması ve 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile ilgili bireysel kazanımlar elde edilmesi, sorumluluklar konusunda bilinç düzeyinin arttırılması hedeflenmektedir.
Dünyada sanayi devrimi ile başlayan ve giderek ağırlaşan ortam ve çalışma koşullarının sonucu işçi sayılarında ölüm oranı artmış buna bağlı olarak işçiler bu ölümlere ve kazalara dikkat çekmek adına seslerini duyurmaya başlamışlardır. İnsan hayatına verilen değerin ön plana çıkması sonucu bu iş kazalarına ve ölümlere karşı önlem almak adına çalışmalara başlanmıştır. 1600’lü yılların ortasında İtalyan Hekim Bernardino Ramazzini edindiği muayenesel bilgiler sonucunda gelen hastaların ortak şikâyetlerle gelmesi sonucu “yapılan iş ile yakalanan hastalık arasındaki ilişki” sorusunu gündeme getirmiş ve hekim arkadaşlarına “ilk önce hastanızın yaptığı işi sorun” tavsiyesinde bulunarak İş sağlığı ve Güvenliğinin temelini atmıştır. Ülkemizde gelinen süreçte ise maalesef durum pek iç açıcı olmamakla birlikte AB uyum sürecinde bir takım yasal düzenlemelerle iyileştirmeler yapılmaya çalışılmış fakat yine de istenilen düzeye gelinememiştir.
Ülkemizdeki iş kazaları istatistiklerinin yüksek olması bu konuda ülke olarak yeterli bilince ulaşmadığımızın göstergesidir. Bu istatistiklerin aşağı çekilmesi ancak bireysel bilinçlenmenin genele yayılarak ülke çapında uygulanması ile olacaktır.
Ders sonunda katılımcıların iş güvenliği bilincinin artması, ülkemiz mevcut mevzuatları uyarınca yasal hak ve sorumlulukları ile yaptırımları konularında daha fazla farkındalık sağlanması ve 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile ilgili bireysel kazanımlar elde edilmesi, sorumluluklar konusunda bilinç düzeyinin arttırılması hedeflenmektedir.
DetailsIn the course of penetration testing will be presented to you soon.Details
This course will provide basic information about CAD / CAM systems, CNC programming and automation processes in mass production and will prepare for further training on the topic. This information will be basic information. These systems, which are important, complex but so effective, will only gain a point of view. First, the participant will see what features are appropriate for each system. They will learn the importance of CAD tools in part production and which CAD systems are most commonly used. Behind; To establish the connection between CAD, CAM and CNC systems, basic CNC machine concept and part programming concepts will be explained. At the end of the course, fabrication methods and reverse engineering will be explained. By the end of the lesson, the participant must have learned the importance of the correctness, effectiveness and challenge for each system and role of the system and the quality of the final product as part of the production chain.
DetailsThe first part is generally related to innovation; Initially, innovation was explained through samples. Later on, definitions and classifications have addressed the challenges and challenges of successful innovation. Parallel to this, various processes have been explained through world examples.
The second part is about creative thinking in general terms; creative thinking process and methods used. The definition of creative thinking has been made and the process has been examined in detail. The use of methods to support creative thinking has been analyzed.
The third part is generally concerned with design-oriented thinking. The stages of design-oriented thinking are explained and analysis of thinking tools that can be used is done.
The fourth chapter is generally concerned with design-based innovation; We went through the samples. In design, the meaning of meaning, symbolic and emotional value are explained, and examples of Italian furniture and lighting industry are reinforced.
DetailsThe term "design" usually means the quality and / or aesthetic appearance of the products, but in recent times it has been encouraging to be the main aim of the design. This style of thinking has also drawn attention to management for use in business innovation.
The designer knows how to identify and solve real problems in the most efficient way. Probe approaches from different angles and perspectives.
Design-driven thinking takes the lead in the designer's sense of well-being and is often used by multidisciplinary teams and leads to creative solutions that enable different interpretation of the problem and diversity of views.
Design-driven thinking is a proven and reproducible problem-solving protocol. In fact, it changes the way people treat problems.
Design-minded thinking encourages people to explore alternatives that are not already there and to create options. The focal point is the needs of the user and is concerned with understanding the culture and context of the stakeholders. In fact, it is a human-centered technique in which people create the products or services they really need, solve their problems, or meet their wishes. Design-oriented thinking is the highest priority, people's needs.
This derste will go through the solutions they encounter in their environment in teams and will develop solutions and innovation using design-oriented thinking methods / techniques.
Design-oriented thinking that focuses on listening, user and empathy, brain totally thinking, cooperation and experience, from architecture and design to ICT, from marketing and product development to urban planning, from local governments etc. Can be applied to as many as the field.
DetailsYou can develop new business ideas and start breaking molds in different sectors by presenting successful products in many areas with 3D printers that can output detailed and fast output with very different materials. Within the scope of this course; models designed for architects who can quickly prepare and make more detailed models with 3D printer, specimens for jewelers who prepare prototypes and molds with 3D printers according to customer request, editors for plumbers who design the need for spare parts that can not be found in stocks through 3D designers and produce them with 3D printers you will find examples. You'll also see the share of a Kobi that you can meet by creating your own custom printer and you have a variety of experiences in this area.
DetailsFirst of all, it is important to know some information about what FreeCAD is like, what it is used for, where it is used, and what is the price range. During the lecture a round of some parts of the software and some of the interfaces will be implemented. In this way, participants will be able to find the tools and commands they will need when using the software. It will also explain the use and possibilities of the vehicle during the course, but it will not focus primarily on a basic extractor and on the advanced and complex use of the software. The general procedures for creating a drawing will be shown, showing different ways of drawing depending on the type and shape of the part you want to produce using the tool. Since it is often the user's decision to draw a part based on his knowledge and experience, it is important to point out that the focus is on the possibilities presented by the software rather than on the teaching of specific techniques or tools.
Sketcher tools are very important and frequently used. Therefore, one lesson is all about the introduction of the Sketcher interface. Participants will learn how to draw the basic shapes and elements of each object or piece. Circles, rectangles, bows, lines, etc. will be explained. In addition to this information, participants will be able to practice all the simple forms by practicing a little more.
It is one of the fundamentals of the course to learn how to create a draft and how to shape it. The participant will be able to use drafting skills in the future and create an outline that will transform them into a 3D object using commands such as Rotate. In addition to transforming drafts into 3D objects, it also explains how ready-made objects can be used in 3D modeling. Cubes, cylinders, spheres, etc. and how they will be placed relative to each other in 3-D space will also be taught. He will learn how to use participant views and drawing styles, and how to change some features, such as line width, shape color, and even rotation.
The participant will have learned how to record a document at the end of the lesson and transfer it out so that it can be opened with other means. In addition to these, he will also learn to make the drawing ready to print as a technical document, and of course he will also learn to print his work to others.
DetailsIn this course, you will learn the computer aided design (CAD) bases, recognize the free software Autodesk 123D, and have basic skills in sketching, solid and assembly modeling, file and interface management. After this tutorial, you will be using Autodesk 123D you will also form an important foundation for other high-end CAD software used globally that can shape your designs.
DetailsIn this course, what is 3D scanning? where, why; The types, usage areas, limits, potentials of 3D scanners, and what to look for in selecting these devices are presented along with how to do 3D scanning and tricky points. At the end of the course, the students are expected to learn basic concepts about 3D scanning and scanner technologies, to choose the appropriate method for their own applications and to acquire the knowledge and skills to do basic 3D scanning. Whether you are curious about 3D scanning technology or if you want to use this technology in your own work, you can start by completing this lesson.
Details
Dersin ilk bölümünde 3 boyutlu modelleme ile ilgili genel bilgiler yer almakta ve derste anlatılan Tinkercad yazılımından bahsedilmektedir. Tinkercad internet tarayıcı üzerinden kullanılan ücretsiz başlangıç seviyesinde olan kullanıcılar için uygun bir yazılımdır.Tinkercad ile yazılımın sunduğu basit geometrik şekiller üzerinde değişiklikler ile modelleme yapılabilmektedir.
İkinci bölümde ilk olarak Tinkercad yazılımına üyelik işlemlerinin nasıl yapılacağından bahsedilmektedir. Tinkercad yazılımının arayüzünün tanıtımı ve yeni proje ve tasarım ortamı oluşturulması hakkında açıklamalar yer almaktadır. Ayrıca oluşturulan tasarımın özelliklerinin nasıl değiştirileceğine yönelik açıklamalar verilmektedir.
Üçüncü bölümde Tinkercad yazılımının menüleri açıklanarak bu yazılım ile yapılabilecek temel işlemler aşamalı olarak gösterilmektedir. Geometrik şekillerin nasıl eklendiği ve üzerinde yapılabilecek değişikliklerden bahsedilmektedir. Örneğin sürükle-bırak, döndürme, boyut değiştirme, renk değiştirme gibi temel işlemlerin nasıl yapıldığı açıklanmaktadır. Son olarak geliştirilen tasarımın kaydedilmesi veya dışa aktarılması gösterilmektedir.
Son bölümde ise başkaları tarafından veya daha önce geliştirilen bir nesnenin tasarım ortamına aktarılması ve birden fazla geometrik şekil kullanılarak kendi geometrik şeklinin nasıl oluşturulabileceğine yönelik örnekler yer almaktadır. Ayrıca Tinkercad yazılımı ile yapabileceğiniz tasarım örnekleri gösterilerek yazılımla geliştirilebilecek tasarımlardan bahsedilecektir.
Details3 boyutlu yazıcı teknolojisi son birkaç yılda olağanüstü bir hızla yaygınlaşmış, birçok farklı alanda etkisini göstermiştir. Bu teknoloji sayesinde bir prototipi üretmenin maliyeti ve bunun için harcanan süre oldukça azalmıştır. Bu sayede bir fikrin ya da tasarımın doğrudan hayata geçirilmesi büyük ya da küçük her oyuncu için kolaylaştığından dolayı, özellikle KOBİ’lerin zorlu pazar şartlarında rekabetçiliğini artırmıştır. Bu ders kapsamında 3 boyutlu yazıcı teknolojisi ile ilgili temel bilgilerin yanında, “3 boyutlu bir model tasarlarken, 3 boyutlu yazıcı kullanırken ya da bir 3 boyutlu yazıcı alırken nelere dikkat edilmelidir?” gibi soruları cevaplayacağız.
DetailsInDesign, Adobe’un tasarım ve fotoğrafçılık programları paketi olan Creative Cloud’da yer alan birçok programdan biridir. Genelde grafik tasarımcılar tarafından kullanılır ama profesyonel bilgisayar kullanıcıları kadar yetkin olmayan kullanıcılar için de harika bir seçimdir. Yedi gün süren Ücretsiz Deneme Sürümünü indirebilir veya seçeceğiniz pakete bağlı olarak değişen fiyatlarla satın alabilirsiniz.
Adobe InDesign CC 2015; poster, broşür, dergi, gazete, kitap gibi çalışmalar oluşturmak için kullanılan masaüstü yayıncılık yazılımı uygulamasıdır. Oluşturulan tasarımlar Adobe PDF (Etkileşimli) veya Adobe PDF (Baskı) ve .jpeg veya .png formatlarında dışa aktarılabilir. Bu derste, broşür oluşturmaya odaklanacağız. El ilanı veya kitapçık da denebilir çünkü genelde bir yapraktan oluşurlar ama eğer isterseniz daha fazla yapraklı da olabilirler. Bir işletmeyi ve çeşitli hizmet ve ürünleri ticarileştirmek için en çok kullanılan reklamcılık araçlarından biri olmuşlardır.
Broşür oluşturmak için, programın uzman bir kullanıcısı veya bir grafik tasarımcı olmanıza gerek yok. Bu derste öğreneceğiniz her şey, basit bir broşür yaratmak için yeterli olacaktır. Nesneler oluşturmak için Çizgi Aracı, Dikdörtgen Aracı, Kalem Aracı, Kurşun Kalem Aracı ve Seçim Aracı gibi çeşitli araçları kullanmayı öğreneceksiniz. Tabii, bir nesne oluşturduktan sonra onu düzenlemeniz de gerekecek. Bu yüzden, istediğiniz nesneyi yeniden boyutlandırmayı, yeniden konumlandırmayı hatta o nesnenin rengini değiştirmeyi öğreneceksiniz. Metne gelecek olursak; nasıl ekleyeceğinizi, rengini, yazı tipini ve stilini nasıl değiştireceğinizi öğreneceksiniz. Ama metinler hakkında bilmeniz gereken daha önemli şey, interaktif olabilecekleri ve resimlerle bütünleşebilecekleridir; metin ve resimlerin birbirinin üstüne gelmediğinden emin olarak onları nasıl konumlandırabileceğinizi öğreneceksiniz. Metni nesnenin, örneğin resmin, etrafına sarmayı öğreneceksiniz.
Son olarak, broşürünüzü oluşturduktan sonra, kaydetmeniz gerekecek; böylece InDesign’ın kullandığı ve belgenizi dışa aktarabileceğiniz çeşitli formatları göreceksiniz.
InDesign, Adobe’un tasarım ve fotoğrafçılık programları paketi olan Creative Cloud’da yer alan birçok programdan biridir. Genelde grafik tasarımcılar tarafından kullanılır ama profesyonel bilgisayar kullanıcıları kadar yetkin olmayan kullanıcılar için de harika bir seçimdir. Yedi gün süren Ücretsiz Deneme Sürümünü indirebilir veya seçeceğiniz pakete bağlı olarak değişen fiyatlarla satın alabilirsiniz.
Adobe InDesign CC 2015; poster, broşür, dergi, gazete, kitap gibi çalışmalar oluşturmak için kullanılan masaüstü yayıncılık yazılımı uygulamasıdır. Oluşturulan tasarımlar Adobe PDF (Etkileşimli) veya Adobe PDF (Baskı) ve .jpeg veya .png formatlarında dışa aktarılabilir. Bu derste, broşür oluşturmaya odaklanacağız. El ilanı veya kitapçık da denebilir çünkü genelde bir yapraktan oluşurlar ama eğer isterseniz daha fazla yapraklı da olabilirler. Bir işletmeyi ve çeşitli hizmet ve ürünleri ticarileştirmek için en çok kullanılan reklamcılık araçlarından biri olmuşlardır.
Broşür oluşturmak için, programın uzman bir kullanıcısı veya bir grafik tasarımcı olmanıza gerek yok. Bu derste öğreneceğiniz her şey, basit bir broşür yaratmak için yeterli olacaktır. Nesneler oluşturmak için Çizgi Aracı, Dikdörtgen Aracı, Kalem Aracı, Kurşun Kalem Aracı ve Seçim Aracı gibi çeşitli araçları kullanmayı öğreneceksiniz. Tabii, bir nesne oluşturduktan sonra onu düzenlemeniz de gerekecek. Bu yüzden, istediğiniz nesneyi yeniden boyutlandırmayı, yeniden konumlandırmayı hatta o nesnenin rengini değiştirmeyi öğreneceksiniz. Metne gelecek olursak; nasıl ekleyeceğinizi, rengini, yazı tipini ve stilini nasıl değiştireceğinizi öğreneceksiniz. Ama metinler hakkında bilmeniz gereken daha önemli şey, interaktif olabilecekleri ve resimlerle bütünleşebilecekleridir; metin ve resimlerin birbirinin üstüne gelmediğinden emin olarak onları nasıl konumlandırabileceğinizi öğreneceksiniz. Metni nesnenin, örneğin resmin, etrafına sarmayı öğreneceksiniz.
Son olarak, broşürünüzü oluşturduktan sonra, kaydetmeniz gerekecek; böylece InDesign’ın kullandığı ve belgenizi dışa aktarabileceğiniz çeşitli formatları göreceksiniz.
Illustrator, Adobe’un tasarım için oluşturulmuş olan Creative Cloud paketinde yer alan çeşitli programlardan biridir. Genellikle grafik tasarımcılar tarafından kullanılır fakat o kadar ileri düzey bilgisayar bilgisine sahip olmayan kullanıcılar için de harikadır. 7 günlük bir Ücretsiz Deneme olarak indirebilir veya seçeceğiniz araç paketlerine bağlı olarak farklı fiyatlar üzerinden satın alabilirsiniz.
Adobe Illustrator CC 2015, tasarım ve ilüstrasyonun standardını belirler ve grafik tasarımcılar tarafından göz alıcı orijinal sanat eserleri yaratmak için kullanılır. Sizin tasarımlarınız için hazır bulunan kitaplıkta sanat eserlerinizi diğer tasarımcılar veya çalışanlar ile paylaşma imkanı sunar. Illustrator’da; basit ilüstrasyonlardan, logolar ve web banner’leri, hatta broşürler, reklamlar ama daha da önemlisi infografikler gibi karmaşık tasarımlara kadar çeşitli tasarımlar oluşturabilirsiniz.
Programın ana amacı vektör formatında grafik oluşturmaktır. Vektör grafik, verilen iki boyutlu veya üç boyutlu alanlara çizgiler ve şekiller yerleştiren bir dizi komut veya matematiksel ifadeler ile dijital görüntü oluşturmaktır. Bu görüntüleri oluşturarak, kalitesini yitirmeden büyültülebilen veya küçültülebilen temiz ve güzel eserler oluşturabilirsiniz.
Bu kursta; Illustrator’ın Kontrol Paneli ve Araç Çubukları’nda bulabileceğiniz araç çubuğu, paletler, metinler, nesneler, vs. ile çalışma gibi Adobe Illustrator CC 2015’in temel görevlerini yerine getirmeyle tanışacaksınız. Creative Cloud Çizelgeleri, Illustrator Kitaplıkları, Stock Art ve Bağlantılı Varlıklar da dâhil olmak üzere yeni özellikleri de öğreneceksiniz.
DetailsKendi işletmenizi kurduysanız ve basında işletmenizin reklamını yapmak amacıyla poster ya da broşür gibi tanıtım materyalleri basmak istiyorsanız veya web sayfanız ya da internet üzerindeki makaleler için görsellere ihtiyacınız varsa bu ders tam size göre. Bu ders süresince temel Photoshop bilgilerinizi geliştirerek daha iyi sonuçlar elde etmeyi öğreneceksiniz. Fotoğrafların içindeki istenmeyen bölümleri kaldırmayı, renk düzeltmesini, gelişmiş fotoğraf düzeltme efektlerini, fotoğraflarınızı metin ile zenginleştirmeyi ve otomatik eylemlerle iş akışınızı hızlandırmayı öğreneceksiniz.
Details
Kendi işletmenizi kurduysanız ve basında işletmenizin reklamını yapmak amacıyla poster ya da broşür gibi tanıtım materyalleri basmak istiyorsanız veya web sayfanız ya da internet üzerindeki makaleler için görsellere ihtiyacınız varsa bu ders tam size göre.
Bu ders süresince bir resim işleme programı olan Photoshop programını kullanmayı öğreneceksiniz. Bilgisayarda kullanılan resim formatlarını ve hangi formatların hangi amaç için uygun olduğunu öğreneceksiniz. Görsel oluşturma yöntemlerini ve internet üzerinden ücretsiz ya da düşük ücretli görsellere ulaşma yollarını öğreneceksiniz. Yeniden boyutlandırma, kırpma, döndürme, çevirme gibi temel işleme tekniklerini öğrenerek sunumlarda, baskıda, internette ya da diğer doküman ve multimedyalarda kullanmak üzere çeşitli görseller hazırlayabileceksiniz.
DetailsIllustrator, Adobe Creative Cloud paketinde bulunan tasarım programlarından biridir. Genellikle grafik tasarımcıları tarafından kullanılır. Öte yandan, gelişmiş düzeyde bilgisayar kullanıcısı olmayan kişiler için bile oldukça kullanışlıdır. 7 gün boyunca kullanabileceğiniz Ücretsiz Deneme sürümünü indirebilir veya ücretli olarak satın alabilirsiniz.
Adobe Illustrator CC 2015, tasarım ve illüstrasyon standartlarını belirler. Grafik tasarımcılar tarafından, çarpıcı ve özgün sanat eserleri oluşturmak için kullanılır. Çalışmalarınızı, tasarımlarınızın bulunduğu Kitaplık aracılığıyla diğer tasarımcılarla veya çalışanlarla paylaşma imkânı sunar. Illustrator uygulamasıyla basit illüstrasyonlardan; kartvizit, poster, roll up afiş, antetli kağıt ve zarf gibi kurumsal kimlik ögelerinin tasarımlarına kadar farklı çalışmalar oluşturabilirsiniz.
Dikdörtgen Aracı, Seçim Aracı, Doğrudan Seçim Aracı, Yazım Aracı gibi temel Illustrator araçlarını kullanarak çeşitli kurumsal tasarımlar oluşturabilirsiniz.
Bu araçlar, her kurumsal tasarımın ana metin ve grafik ögelerini oluşturabilmektedir.
Görsel öge çizmek için Dikdörtgen Aracını; metin eklemek ve bu metnin yazı tipini, boyutunu, stilini veya rengini değiştirmek için Yazım Aracını kullanarak veya tasarımlarınıza bilgisayarınızdan resim ekleyerek basit bir kartvizit oluşturabilirsiniz. Aynı şekilde, aynı araçlarla başka kurumsal tasarım ögeleri de oluşturabilirsiniz. Bu derste bu tür kurumsal kimlik ögeleri oluşturmak için bahsedilen araçları nasıl kullanacağınızı öğreneceksiniz.
DetailsDersin ilk bölümünde temel görsel tasarım ilkeleri hakkında genel bilgiler verilmektedir. Özellikle bilinmesi gereken temel kavramlardan bahsedilmekte, bu kavramlar üzerinden katılımcıların aynı dili konuşabiliyor olması amaçlanmaktadır. Ayrıca, görsel tasarım ilkelerinin temelini teşkil eden iyi ve kötü tasarım örnekleri anlatılmaktadır. Bu örnekler üzerinden gerek web sayfası gerekse de diğer dijital materyallerin görsel organizasyonunda dikkat edilmesi gereken temel ilkeler detaylandırılmaktadır.
Dersin ikinci bölümünde görsel tasarımın iki temel bileşeninden biri olan renk kullanımı yer verilmektedir. Tasarımda kullanılacak görsellere yönelik renk teorisi, renk modelleri ve renk kullanımında dikkat edilmesi gereken noktalar bu bölümde anlatılmaktadır.
Dersin son bölümünde ise görsel tasarım içerisinde yer alacak metinlerin kullanımı, tipografinin temel elementleri göz önünde tutularak detaylandırılmaktadır. İkinci ve Üçüncü Bölüm sonlarında tasarımda renk, metin ve tipografi kullanımına yönelik iyi ve kötü tasarım örnekleri incelenerek, katılımcıların görsel tasarım konusundaki farkındalıklarının arttırılması sağlanacaktır.
DetailsResimler ile çalışmaya başlamak için, en yaygın resim formatlarıyla tanışmanız gerekir. Ne zaman ve nasıl belirli formatları kullanmanız gerektiğini bilerek, internetten indirilen veya bizzat yaratılan resimleri kolayca idare edebilir ve düzenleyebilirsiniz. GIMP’te resim düzenlemek için, önce programı resmi GIMP web sitesinden indirmeniz ve bilgisayarınızda kurmanız gerekir.
GIMP, resim projelerinin tamamını kaydetmek için XCF formatını kullanır böylece o çalışmaya devam etmek mümkün olur. XCF dosyaları resim görüntüleyici uygulamalarında veya web tarayıcılarında görüntülenemez, bu yüzden bitmiş resimler BMP veya JPG gibi standart bir formatta dışa aktarılmalıdır.
GIMP çalışma alanındaki resimler, resmin kendisinden bağımsız olarak yeniden boyutlandırılabilir bir görünür alan olan tuvale yerleştirilir. Varsayılan olarak, tuval boyutu resmin boyutuna eşittir, ama bazı alanları saklamak veya resmi şeffaflık ile genişletmek ve orijinal resim oranlarını değiştirmek için yeniden boyutlandırabilirsiniz. Resim boyutu, Resmi Ölçekle komutunu kullanarak da kolayca değiştirilebilir.
Her resmin, olası tüm renklere karar veren belirlenmiş bir renk paleti vardır. Görüntü kipi; RGB’ye (gerçek renk), Gri ölçekliye (sadece gri) ve İndekslenmiş’e (belirli uygulamalar için kişiselleştirilmiş) değiştirilebilir. Ayrıca, resmin bazı alanları şeffaf olabilir ama bunları dışa aktarırken GIF ve PNG gibi şeffaflığı destekleyen formatlar kullanmanız gerekmektedir.
Bir nesneyi, herhangi bir şekilde taşımak, kopyalamak veya düzenlemek istediğinizi belirtmek için önce, renk benzerliği veya kolay fare sürüklemesine dayanan seçim araçlarını kullanarak istenen alanı seçmelisiniz. Resmin bazı alanlarını taşıdıktan veya kopyaladıktan sonra, havada yüzen bir seçim oluşturulacaktır bu da, sadece yapıştırılan alanda çalışmanızı sağlar. Ondan sonra resmin geri kalanında çalışmaya, seçimi resmin geri kalanıyla birleştirerek veya ondan yeni bir katman (ayrı bir resim bölümü) oluşturarak devam edilebilir. Katman kullanımı GIMP’te çalışmanızı geliştirir ve ayrıca bazen daha karışık resimler oluştururken kolaylık sağlar.
Details