İş yerinizde devamsızlık ve hastalık izinleri yüksek oranlarda mı seyrediyor? Yüksek işten ayrılma oranları ile mi karşı karşıyasınız? İş kazalarında bir artış mı gözleniyor? Çalışanların odağı sıklıkla negatifte mi sabitleniyor? Şikayet eğilimleri fazla mı? Verimlilik düzeyleri düşük, maliyet düzeyleri yüksek mi seyrediyor? Eğer tüm bu soruların cevapları evet" ise, bazı önlemler almanın gerekli olduğu kesin, çünkü yukarıda belirtilmiş olan soruların hepsi örgütsel stres bulgularını taşıyorlar. Kurumunuzun iç dengelerinin bozulmuş olma olasılığı yüksek görünüyor.
Örgütsel stres ile mücadelede yöneticiler önemli bir role sahiptir. Stresi tetikleyen faktörü bir an önce bulmak ve nasıl müdahale edilip, ne tür önlemler alınacağını belirlemek gereklidir. Burada en kritik nokta, yöneticilerin bu konuya yaklaşımda sergiledikleri tavır ve duruştur. Yöneticilerin tavır ve yaklaşımlarının stres düzeyini artırma veya azaltmadaki etkisi çok büyüktür.
Bu derste örgütsel stresin kaynaklarını ve belirtilerini nasıl tanımlayacağımızı, sonrasında da bireysel stres düzeylerini nasıl değerlendirip, stres önlemede başarılı olmak için nasıl bir program izlenmesi gerektiğini öğreneceğiz. Ayrıca stres yoğun zamanlarda takımı daha etkin yönetmek adına kendi davranışlarımızı yönetme konusunda çalışacağız.
- Docente: Hasan Bilgeiş
Dersin birinci bölümünde etkili iletişim konusunda bilgi sahibi olacaksınız. İletişimde görülen engelleri inceleyerek, bu engellerle nasıl baş edebileceğinizi öğreneceksiniz. Aktif dinleme ve açık iletişim gibi stratejileri şikâyet yönetiminde nasıl kullanacağınız hakkında bilgi sahibi olacaksınız. İkinci bölümde iletişim kazalarını, iletişim farklılıklarını, anlaşmazlıkların sebeplerini ve yönetimini öğreneceksiniz. Üçüncü bölümde ise şikâyet yönetiminin ne olduğunu ve başarılı bir şikâyet yönetimi için gerekli adımları öğrenecekseniz; Yanlış yönetilen şikâyet başvuru örneklerini görecek ve başarılı şikâyet yönetim tekniklerini ve şikâyet esnasındaki çözüm yollarını öğreneceksiniz. Ayrıca şikâyet eden müşteriyi psikolojik olarak sakinleştirme yollarını göreceksiniz.
- Docente: Yunus Bilgeiş
Kriz; sebep ve sonuçları tam olarak bilinemeyen, hızlı bir şekilde ortaya çıkan, zaman baskısı yaratan, şirketlerin performanslarını ve imajını olumsuz etkileme tehlikesi olan, kişilerde stres, baskı ve hatta travmaya yol açan, örgüt ve/veya toplumun zor anlar geçirmesine sebep olan, gerçekleşme ihtimali düşük olup gerçekleştiğinde örgütün varlığını tehdit eden durum olarak tanımlanabilir.
Kriz yönetimi; bir örgütün olası kriz durumlarına karşı önlem alarak insanların sağlığı ve güvenliği ile örgütün devamlılığı ve faaliyetlerine yönelik tehditlerin sinyallerinin araştırılması, tespit edilmesi, değerlendirilmesi; bu tehditlerin etkilerinin azaltılması için hızlı ve etkin bir şekilde mücadele edilmesi şeklinde ifade edilebilir.
Krizler örgütlerin kısa ve uzun vadeli amaç ve planlarını tehlikeye sokmaktadır. Bu sebeple mümkün olan en hızlı şekilde insanlara krizi tanıma, değerlendirme ve yönetebilme yeteneği kazandırmak gerekmektedir. Dolayısıyla kriz yönetiminin temel amacı krizin çözüme kavuşturulması ve örgütün devamlılığının sağlanmasıdır. Ayrıca, kriz yönetimi işletmelerin kriz durumlarından yeni şeyler öğrenerek kendilerini geliştirmesine olanak tanımaktadır.
Birçok birey kriz süreci sonrasında bazı kısa ya da uzun süreli psikolojik belirtiler gösterebilirler. Kısa vadede bu belirtilerin hemen hemen hepsi “olağan dışı bir yaşantıya verilen olağan tepkiler” olarak değerlendirilir. Yani, olayın hemen ardından bireylerin bu tür belirtiler göstermesi normaldir. Birçok birey zaman içerisinde bu belirtilerden kendi çabalarıyla kurtulurken, bazıları ise iyileşebilmek için profesyonel desteğe ihtiyaç duymaktadır. Bu sebeple bireylerin belirtilerinin çok iyi takip edilmesi ve onlara psiko-sosyal destek sağlanması sürecin sağlıklı bir şekilde atlatılabilmesi açısından hayati önem taşımaktadır.
Çatışma sözcüğü çoğumuz için her ne kadar hararetli bir tartışma anını çağrıştırsa da bu, aslında bir anlaşmazlığın iyi yönetilmemesinin sonucudur. Tarafların birbirleriyle etkileşimlerindeki uyuşmazlık olarak tanımlayabileceğimiz çatışma, etkin yönetildiği takdirde olumsuz sonuçlar yerine, kişilere ve kurumlara oldukça faydalı sonuçlar sağlayan bir durum haline gelir.
Çatışma, insan ilişkilerinin doğal bir parçası ve hayatımızın bir gerçeğidir. Hepimiz her gün şirket içindeki diğer çalışanlarla, yöneticilerimizle, ekibimizle, dış müşterilerimizle, tedarikçilerimizle, birlikte iş yaptığımız insanlarla iletişim kuruyor ve sık sık kendi beklentilerimizle karşı tarafın beklentilerinin örtüşmediği durumlarla karşılaşıyoruz. Bazen bu nedenle yöneticimizle ve ekip arkadaşlarımızla tartışıyor, birlikte iş yaptığımız insanlardan kaliteli hizmet alamıyor ya da müşteri kaybediyoruz. İyi yönetilen çatışma durumları ise; problemlere uzun vadeli çözümler getirmemize, müşterilerimize daha iyi hizmet vermemize ve şirket içi ilişkilerimizi sağlamlaştırmamıza olanak tanır. Çatışma durumlarını iyi yönetebilmek ve bu sayede faydaya dönüştürebilmek bizim elimizde.
Bu eğitim ile KOBİ çalışanlarının her gün iç ve dış müşteriler ile yaşadıkları çatışmaları daha iyi tanımlayıp analiz edebilmeleri, etkin çatışma yönetimi tekniklerini öğrenmeleri, gerek şirket içi gerekse dış ilişkilerde yıkıcı çatışmaların yerini yapıcı çatışmaların alması, bu sayede karlılık, performans, müşteri ve çalışan memnuniyeti gibi olumlu sonuçların artması ve huzurlu bir iş ortamı sağlanması amaçlanmaktadır. Bu eğitim sonucunda öncelikle çatışmayla ilgili farkındalık artacak, çatışmaların nedenleri ve sonuçları incelenip değerlendirilebilir hale gelecek ve çatışma yönetimi teknikleri ile olumlu sonuçlar elde etmenin yöntemleri vaka analizleriyle çatışma yöntemlerinin uygulamalarına dair fikirler oluşacaktır. Bu eğitimin ardından çatışma artık kaçınılması gereken bir durum olmaktan çıkıp fayda yaratabileceğiniz değişim fırsatlarına dönüşecektir.
- Docente: Hasan Bilgeiş
Rekabetin yoğun, üretimin fazla, karlılıkların azalmakta olduğu bir iş yaşamı içerisinde mevcut müşteri memnuniyetini sağlayarak müşteri sadakati geliştirmek yeni müşteri kazanımına göre şirketler açısından hem çok daha az maliyetli ve hem de finansal olarak getirisi daha fazla olmaktadır.
Müşteri ilişkilerinde karlılıktan ziyade ilişki yönetimi ile farklılaşma sağlamak, bunun için de müşteriyi rakamlar ve paradan ziyade önce insan olarak görmek önemlidir. Üstün müşteri deneyimi sunarak, müşteri şikâyetlerini etkin şekilde ele alarak, sadakat programları oluşturarak ve memnuniyeti ölçtükten sonra iyileştirilmesi gereken alanları tespit edip ona yönelik aksiyon alarak ‘’koşulsuz müşteri memnuniyeti’’ sağlamak şirketlerde artık bir çeşit yönetim modeli haline gelmeye başlamıştır.
Bu eğitimde çalışanlar için, her gün hizmet sundukları müşterileri ile nasıl sağlıklı ve kalıcı ilişkiler geliştirebileceklerine dair örnekler, istatistikler ve teknikler paylaşılmış; yeni müşteri kazanımından ziyade mevcut müşteri memnuniyetine odaklanarak şirketleri için daha az maliyetli ve daha olumlu finansal sonuçlar yaratmaları hedeflenmiştir.
- Docente: Hasan Bilgeiş
Günümüz KOBİ işletmelerinde ağırlıklı olarak gözlemlenen duruma göre; işletme sahipleri için ürün ve üretim odaklı bir anlayış, pazarlama departmanlarında ise pazarlama eşittir satış bakış açısı mevcuttur. Bu tür yapılarda, müşteri odaklı sürdürülebilir bir iletişim stratejisiyle marka konumlandırma sürecini yönetecek, hem üst yönetimle hem de pazarlama departmanıyla entegre olarak çalışacak reklam, halkla ilişkiler, kurumsal iletişim alanındaki kişiler yer alamamaktadır.
Hem yönetim anlayışı hem de personel anlamında yaşanan bu sorunları bertaraf etmek için nasıl bir yol izlenmelidir? Kurum içi ve kurum dışı iletişim çalışmaları nasıl yönetilmelidir? Pazarlama karması elemanlarının birbiriyle uyum süreci nasıl sağlanmalıdır? Marka konumlandırma, bir kurum kültürü olarak nasıl benimsenir? Salt ürün & hizmet satışının haricinde işletme ile hedef kitle arasında sürdürülebilir ve interaktif bir iletişim ortamı nasıl yaratılır? İşletmenin büyümesine katkı sağlayabilecek pazarlama stratejileri nelerdir? gibi sorular aracılığıyla bir farkındalık süreci yaşayarak yeni adımlar atmak istiyorsanız aradığınızı bu eğitimde bulacaksınız.
- Docente: Armağan Bilgeiş
Birinci Bölümde, KOBİ’lere dair temel kavramlar ile kalite ve belgelendirme süreçlerine dair temel terim, olgu ve kavramlar ele alınarak açıklanmıştır. Süreç, proje, proje yönetimi, kalite ve kalite yönetimi gibi temel kavramlar bu bölümde anlatılmaktadır. Ayrıca KOBİ’ler için kalite standartları ile seçilen sektörler ve bu sektörlere ait kalite standartları listelenerek öz olarak ele alınmaktadır. Tüm sektörler için geçerli ve elzem olduğu değerlendirilen şu iki temel standart da ele alınmaktadır
-ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi,
-TS EN ISO 18001 (OHSAS) İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemi
İkinci Bölümde, Toptan ve Perakende Ticaret Sektörü ile sektörün ayırt edici nitelikleri ele alınarak bu sektör için geçerli ve elzem olduğu değerlendirilen 7 adet standart anlatılmaktadır.
Üçüncü Bölümde, İmalat Sektörü, sektörün temel nitelikleri ve bu sektör için gerekli olduğu değerlendirilen 8 adet standart anlatılmaktadır.
Dördüncü Bölümde, İnşaat Sektörü, sektörün temel nitelikleri ve bu sektör için gerekli olduğu değerlendirilen 5 adet standart anlatılmaktadır.
Beşinci Bölümde, Bilgi ve İletişim Sektörü ile bu sektörü diğer sektörlerden ayıran temel nitelikler, sektörde faaliyet yürüten işletmeler için gerekli olduğu değerlendirilen 11 adet standart ile birlikte anlatılmaktadır.
Bu farklı bölümlerde anlatılan standartların bir kısmı (9001 ve 18001’de olduğu gibi), tüm sektörler ve işletmeler için ortak olabileceği gibi, kimi standartlar da birkaç sektörü birden ilgilendirebilmektedir. Bu bakımdan ortak olan bu türden standartlar, birer kez anlatılıp gerektiği yerlerde verilen referans ve bağlantılarla ele alınmaktadır.
- Docente: Onur Bilgeis
Yaşamın her alanında karşımıza iletişim kurmakta zorlandığımız kişiler, çözmekte zorlandığımız
ve bizi strese sokan durumlarla karşılaşırız. Bazıları sürekli bir şeylerden şikâyet eder, bazıları
karşı tarafı küçük düşürmeye çalışır, bazıları kendini olduğundan daha yetkin göstermek
arzusundadır, bazıları da her olayın olumsuz yanını görme eğilimindedir. Söz konusu iş yaşamı
olduğu zaman zor insanlarla ve zor durumlarla başa çıkmak daha önemli bir sorun haline gelir.
Çünkü baş edemediğimiz her ilişki ve durum iş yerinde hem bizim başarımızı, verimimizi,
mutluluğumuzu hem de çalıştığımız iş yerinin verimini ve huzurunu etkiler.
İş yerinde bazen bizimle aynı konumda çalışan, bazen yöneticisi olduğumuz bazen de
müşterimiz olan zor insanlarla karşılaşmaktayız. Bu nedenle kimlerin ve hangi durumların bize
zor geldiğini, onların zorlayıcı davranışlarını ve zor insanlarla başa çıkmak için nasıl
davranmamız gerektiğini öğrenmemiz bize fayda sağlar. Önemli olan zor insanların
davranışlarını kişiselleştirmememiz ve onlarla nasıl baş edebileceğimizi bilmektir.
Bu eğitim ile KOBİ çalışanlarının zor insan tiplerini analiz edebilmeleri ve onlara uygun baş etme
teknikleri ile iletişimlerini yönetebilmeleri ve karlılık, performans, müşteri ve çalışan memnuniyeti
gibi olumlu sonuçların artması ve huzurlu bir iş ortamı sağlanması amaçlanmaktadır. Bu eğitim
sonucunda zor insanlarla iletişim bizi strese sokan olumsuz bir deneyim olmaktan çıkıp karşı
tarafta farkındalık uyandırabileceğimiz ve onun zorlayıcı davranışlarını değiştirmesini
sağlayabileceğimiz bir deneyime dönüşecektir.
- Docente: Saime Bilgeİş
Kuruluşunuzda devamsızlık ve hastalık izinleri yüksek oranlarda mı seyrediyor? Yüksek işten
ayrılma oranları ile mi karşı karşıyasınız? İş kazalarında bir artış mı gözleniyor? Çalışanların
odağı sıklıkla negatifte mi sabitleniyor? Şikayet eğilimleri fazla mı? Verimlilik düzeyleri düşük,
maliyet düzeyleri yüksek mi seyrediyor? Eğer tüm bu soruların cevapları "evet" ise, bazı
önlemler almanın gerekli olduğu kesin, çünkü yukarıda belirtilmiş olan soruların hepsi örgütsel
4
stres bulgularını taşıyorlar. Kurumunuzun iç dengelerinin bozulmuş olma olasılığı yüksek
görünüyor.
Bu derste örgütsel stresin kaynaklarını ve belirtilerini nasıl tanımlayacağımızı, sonrasında da
stres önlemede başarılı olmak için nasıl bir program izlenmesi gerektiğini öğreneceğiz.
- Docente: Onur Bilgeis